6 Ocak 2017 Cuma

Sahip olduğumuz her şey bir kayba mahkumdur

Bu hayatta sahip olduğumuz her şey ama her şey bir kayba mahkumdur. İnsan çocukluğunu, gençliğini yitirir, sonra sevdiklerini, bazen umut ve hayallerini, sağlığını.
Sımsıkı bağlarla tutunduğu, kopmayacağını düşündüğü insanları kaybeder. Varlığına bel bağladığı, yokluğunu hayal dahi edemediği sevdiklerini uğurlar, gözyaşları ve yürek acısıyla.
Ahirette tekrar birlikte olabilme duası ve tesellisiye...

17 Ekim 2015 Cumartesi

İnsanlar maskelerin ardında gizlidir...





İnsanlar maskelerin ardında gizlidir. Zayıf insanlar güçlü maskelerin arkasına gizlenir..

13 Ekim 2015 Salı

Zehirli sarmaşıklar ekerseniz, çilek biçemezsiniz!.




Zehirli sarmaşıklar ekerseniz, Çilek biçemezsiniz..!

Bu dünyada hep birlikteyiz!..

Bir çoğumuz için bir yemeği ya da filmi paylaşmak onun keyfini çoğaltır. Hayatlarımızı paylaşmak da böyledir.
İnsanlar iletişim kurmak, hizmet etmek ve edilmek, birlikte çalışmak ve oynamak üzere tasarlanmıştır.
Hepimizin zaman zaman yalnızlığı ihtiyacı olur fakat buna alışık olan yalnız kurt, kendini aynada izleyen benlik bu yalnızlıktan dışarı çıkmaya ihtiyaç duyar.
Hiç kimse hepimizden daha akıllı değildir ve hiç kimse hiçbir şeyi tek başına başaramaz. Yaptığımız her şey, bizden önce gelen kişilerin omuzlarında yükselir. Size sunulan yardımı kabul edin ve insanlara yardım edin;
Bu dünyada hep birlikteyiz.

13 Şubat 2015 Cuma

Güzellik özdedir...



Başkalarını değiştirme,
Kendini de değiştirme,
Bırak her şey olduğu gibi kalsın,
Bir şeyin güzelliği özündedir,
Değişiminde değil.

Sevgi Emek İster...


Sevgi ancak emek verilerek büyür ve kanatlanır.
Tek taraflı olursa dolayısıyla tek kanatlı olur
Ve uçamaz.


28 Aralık 2014 Pazar

Kuşlar ve hayat dersi


Bazen umutlar tükenir, dünyamız puslanır. Ve herşey gözümüzde sıradanlaşır.
Yollar yürümekten ezberlenmiştir. Devamlı aynı noktaya gelen saatler, hep aynı rakamları yineleyen takvim; çamurdan bir bıkkınlık sahiline taşır bizi. Her eşya, her şekil hayalle gerçek arasında bir uçuruma dönüşür de güneş görünmez, renkler de seçilemez olur… Ardından bir gölge belirir başınızın üstünden, pencereden bir ses gelir, baktığınız yerden bir kuş havalanır ya da sessizliğin ortasında inceden bir ses yankılanır ansızın. İşte o vakit bir kıpırdama olur içinizde, bir titreme tutar. Sessizlik bozulur, güneş güleç yüzünü gösterir ve tekrar  hayat bütün ana renkleriyle bahçesine çağırır. Ruhunuzun derinliğinde bir çift kanat sesi duyulur ve ufacık bir aks-i seda. Sebebini anlayamazsınız bu ani iyileşmenin. Çünkü her şey yeniden başlar.

Sanki aramızda bir yürek bağı vardır, yeryüzündeki kuşların gönlümüzde ve ruhumuzda.
Sanki semalarda değil de ruhumuzda süzülür kuşların kimisi.
Bu yüzdendir ki gökyüzünde süzülen kuşlara bakmak hep huzur verir bize.
 Sanki kuşlar değil de sonsuz maviliğin altında süzülen ruhumuzdur. . Acemisi olduğumuz bu dünyada onlara özeniriz yaşam boyu ve aslında kuşlardan öğreniriz yaşamayı.
Ağaç dallarında yuva kurmayı, güzel havalarda şarkı söylemeyi, yağmurlu zamanlarda saçak altlarında beklemeyi.
 Sabahın erken saatlerinde yiyecek bulabilmek için evden ayrılmayı ve güneş batar batmaz yeniden eve dönmeyi, ardımızda bıraktıklarımızı özlemeyi, Kuş masalları ile büyür çocuklar ve zamanı gelince yuvadan uğurlanır. Bu nedenle giden tüm kuşların ardı sıra hasretle bakarız.

İnsanlara yakın olmayı, her seste irkilmeyi, öldürmeyi değil de ölmüşlerimizi toprağa gömmeyi hep kuşlardan öğreniriz.
Camların önünde, ağaçların tepesinde, dağların yücesinde, özgürlüklerini kıskanıp içine tıktığımız kafeslerin içerisinde bize fani olmanın şarkısını söylerler .

Uzanıp da yakalayamadığımız eski günler, yüreğimize konup göçen sevdalar,elimizde avucumuzda tutmayı beceremediğimiz gençliğimiz, rüzgara savurduğumuz ömrümüzün birer yaprağıdır kuşlar. Hasretle bakar dururuz bizden uzaklaşan kuşların ardı sıra.